BİLGİN YEŞİLBOĞAZ'DAN DİYANETE TEPKİ

Diyanet İşleri’nin fetvasında, “Evlat edinenle evlatlık arasındaki bu ilişki sebebiyle bir evlenme engeli doğmadığı gibi…” sözleriyle bir skandala daha imza attığını ifade eden CHP’li Yeşilboğaz, “10 ilimizi etkileyen depremin yaraları milletimizin topyekun vicdani sorumluluğu ile sarılmaya çalışılırken Diyanet İşleri Yüksek Kurulu hukuk sınırlarını aşan, akıl ve mantığın kabul edemeyeceği, vicdanı sızlatan fetva yayınlayarak bir skandala daha imza atmıştır.

BU NASIL BİR UTANMAZLIK?

Depremde binlerce çocuğumuz yetim ve öksüz kalmasının derin üzüntüsünü yaşarken, bu çocuklarımızı korumak, bakımını üstlenmek, onlara sağlıklı, aydınlık, umut dolu bir gelecek inşa etmemizin çabası içerisindeyken, Din İşleri Yüksek Kurulu depremzede çocuklarla evlilik yapılabileceğini söyleyerek akılları bir kez daha dondurmuştur.  Sizde utanma yok mu? Vicdanınız, aklınız, mantığınız nerede?  Ülkenin tüm kurumları ile birlikte mağdur, yetim, öksüz çocuklarımız için, “çocuğun üstün yararı ilkesini” korumamız gerekirken,  Diyanet İşleri bu fetvasıyla mağdur çocukların geleceğini daha da karanlığa sürüklemiş, çocuk istismarını meşrulaştırmış, depremde ailesini kaybetmiş olması sebebiyle bir travma içerisinde olan çocuklarımız, ruhsal olarak ayrı bir istismara uğrayacaktır.

Çocuğun üstün yararını gözetmeyen fetvadaki bu söylemler, hukuka, çocuk hakları sözleşmesine,  Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile Türkiye’nin çekildiği İstanbul Sözleşmesi’ne aykırıdır” diye konuştu.

FETVA, ÇOCUK HAKLARINA TECAVÜZDÜR

Evliliğin çocuklar için bir hak değil, hak ihlali olduğunun altını çizen Yeşilboğaz, “Diyanet İşleri Yüksek Kurulu’nun, kör zihniyetleri daha da cesaretlendiren bu fetvası, çocuk haklarına tecavüzdür. Erken yaşta evlilik suçtur. Çocuklar cinsel obje değildir, evlilik kurumunun tarafı olmamalıdır.  Çocuk istismarı politiktir çünkü failler gücünü cezasızlıktan, siyasal iktidarın söylem ve eylemlerinden alır. Bu açıklamalara sessiz kalan siyasi iktidar da bu evlilik yoluyla çocuğun istismar suçuna ortaktır.

Ülke olarak zor bir süreçten geçtiğimiz bu günlerde, depremzede çocuklarımızın barınma, eğitim, sağlık ve güvenli bir yaşam sorunu en büyük kaygımızdır. Çok az kaldı.  Sandıkta ülkemizi, çocuklarımızı ve geleceğimizi bu karanlık zihinlerden kurtaracağız. Kaygılarımızdan arınacağız” şeklinde konuştu.