MERSİN’İN DENİZ CANLILARI VE EKOSİSTEMİ BÜYÜKŞEHİR’LE KORUNUYOR

Drone ile havadan, denetim tekneleri ile de denizden geniş bir alanın kontrolünü sağlayan ekipler, gemi kaynaklı deniz kirliliğinin izlenmesi, kontrol, tespit ve takibini yapıyor. Kirliliğe sebebiyet veren gemi tespit edilirse cezai işlem uygulanıyor.

Sıkı denetimler sayesinde kirlilik oluşmadan engelleniyor

Her yıl binlerce geminin uğradığı Mersin’de, deniz canlılarına ve ekosisteme zarar verecek türde atık su ve sintine bırakılmaması için yoğun bir şekilde denetimleri sürdüren Denizcilik Hizmetleri Şubesi ekipleri, kirliliğin azalmasını sağladı. Uygulanan caydırıcı cezalar, kirliliğin oluşmadan önlenmesini sağlıyor.

3 deniz denetim teknesi, bir adet deniz süpürgesi, bir adet fiber tekne ve gece görüşü de olan drone ile faaliyetlerini sürdüren ekipler, 2019 yılından bu yana 1031 denetim gerçekleştirdi. Bu denetimlerde yaklaşık 12 bin gemi denetlendi ve denizi kirlettiği tespit edilen 58 gemiye idari yaptırım cezası uyguladı. Denetimlerin yanı sıra, bünyesinde bulunan temizlik teknesi ve deniz süpürgesiyle kara kaynaklı ve balıkçı teknelerinin oluşturduğu atıkları da toplayan ekipler, tam zamanlı temizlik çalışması yapıyor.

“Yasadışı illegal deşarjları kontrol ediyoruz”

Denizcilik Hizmetleri Şube Müdürlüğü’nde Kaptan ve Deniz Kirliliği Denetçisi olarak görev yapan Pelin Teymur, deniz denetim yetkisi verilen iki büyükşehirden birinin de Mersin Büyükşehir Belediyesi olduğunu belirtti. Çevre Kanunu’na göre denetim yaptıklarını söyleyen Teymur, “2872 sayılı Çevre Kanunu’na ithafen deniz yargılama yetki alanında yasadışı illegal deşarjları kontrol ediyoruz” dedi.

“Gemilerden aldığımız numuneleri akretide laboratuvarlara gönderiyoruz”

Kaptan, denetçi ve gemici görevlilerle birlikte denetimleri sürdürdüklerini belirten Teymur, “Hafta içi hafta sonu fark etmeksizin 7/24 deniz denetim faaliyetleri gerçekleştiriyoruz. Tekneyle açılıyoruz, Mersin Limanı’ndaki gemileri, demir sahasındaki gemileri ve bölgedeki yüzer gemileri kontrol ediyoruz. Yasa dışı bir durum tespit ettiğimiz zaman öncelikle numune alıyoruz. Kamera kayıtlarımız mevcut. Sonrasında idari yaptırım ve yasal işlemler başlıyor. Numuneler akredite laboratuvarına gönderiliyor. Eğer kirlilik tespit edilirse idari ve adli işlemler devam ediyor” diye konuştu.

“Yaklaşık 12 bin gemi denetime tabi tutuldu”

Teymur, 2019 yılından bu yana yapılan denetim rakamlarını paylaşarak, “2019 yılından bugüne kadar yaklaşık olarak 12 bin gemi denetime tabi tutuldu. Bunlardan 58 tanesi idari yaptırıma maruz kalmış ve ceza uygulanmıştır” diye konuştu. Cezai işlem oranlarının ilgili bakanlığın tebliğine göre yapıldığını aktaran Teymur, geminin büyüklüğü, gros tonu, kirliliğin cinsi, geminin cinsine göre hesaplandığını söyledi.

“Deniz atıklarını talep eden teknelerden alıyoruz”

Denetimin yanı sıra yapılan temizlik faaliyetlerine de değinen Teymur, şunları söyledi:

“Aynı zamanda deniz yüzey temizliği yapıyoruz. Hem karadan, hem denizden. Hem deniz süpürgemiz hem fiber teknemiz deniz yüzeyini temizliyor. Personel arkadaşlarımız da kıyıdan; yat limanı bölgesi, Atatürk Parkı bölgesi ve kendi çalışma sahamız içerisinde kıyıdan temizlik yapıyorlar. Yapılan temizlikler neticesinde yaklaşık 5 bin metreküp katı atık toplandı. Aynı zamanda lisanslı atık alım tesisimiz bulunmaktadır. Deniz araçlarımızdan eski adı Mavi Kart olan şu anda Denizcilik Atıkları Uygulaması olarak güncellenen, Sahil Güvenlik Komutanlığı’nın da takip ettiği dijital bir sistem üzerinden deniz atıklarını talep eden teknelerden alıyoruz. 2019 yılından bugüne kadar deniz araçlarından yaklaşık 6 bin metreküp atık su, 28 metreküp sintine ve 5 bin metreküp katı atık alındı.”

Bariyer Projesi ile dere kaynaklı kirliliğin önüne geçilecek

Atıkları, denize ulaşmadan ve canlılara zarar vermeden kaynağında toplamak isteyen Mersin Büyükşehir Belediyesi, dere kaynaklı kirliliklerle mücadelede için de Bariyer Projesini hayata geçirdi. Büyükşehir Belediyesi, kısa süre sonra belirlenen büyük derelerde bariyer sisteminin kurulumunu gerçekleştirerek kara kaynaklı katı atıkların denize ulaşmadan kaynağında temizlenmesini sağlayacak. Proje ile özellikle mikro plastik oluşumun da önemli ölçüde önüne geçilmesi hedefleniyor.