SİTESOL1
SİTESAĞ1

EKREM SAĞLAM'DAN TEKSTİL SEKTÖRÜNDEKİ DARBOĞAZ UYARISI

Gündem (mersindesonhaber) - mersindesonhaber | 10.10.2025 - 12:55, Güncelleme: 10.10.2025 - 12:55 284 kez okundu.
 

EKREM SAĞLAM'DAN TEKSTİL SEKTÖRÜNDEKİ DARBOĞAZ UYARISI

Mersin Tekstil Konfeksiyon ve Sanayiciler Derneği Başkanı ve iş insanı Ekrem Sağlam, tekstil sektörünün son dönemde yaşadığı ciddi sıkıntıları ve olası sonuçlarını dile getirdi. Sağlam, özellikle son 2,5 yılda artan işçilik maliyetleri ve kur farkının sektörde büyük bir darboğaza yol açtığını belirterek, acil önlemler alınmaması halinde sosyal ve ekonomik patlamaların yaşanabileceği uyarısında bulundu.

Sektördeki Düşüş ve İstihdam Kaybı   Ekrem Sağlam'ın verdiği bilgilere göre, Türkiye'nin sosyoekonomik kalkınmasında önemli bir yere sahip olan tekstil sektörü, son yıllarda ciddi bir gerileme yaşıyor. 2022 yılında 21.2 milyar dolar olan ihracat, 2024'e gelindiğinde 17.9 milyar dolara düşerek 3.3 milyar dolarlık bir kayıp yaşandı. Bu düşüş, sektörün dış ticarette 19.6 milyar dolarlık artı değer üretmesine rağmen gerçekleşti.   İstihdam tarafında da durum iç açıcı değil. 2022'de 1.2 milyon kişi olan toplam istihdam sayısı, 316 bin kişilik bir iş kaybıyla 903 bine geriledi. Sağlam, bu kaybın Türkiye'deki sanayide çalışan iş gücünün dörtte birine denk geldiğini ve sektörde çalışanların %55'inin kadın olduğunu vurgulayarak, kadın istihdamı açısından tekstilin önemine dikkat çekti.   Maliyet Artışları ve Rekabet Gücü Kaybı   Sağlam, sektördeki bu gerilemenin temel nedenini son 2,5 yılda yaşanan maliyet artışları ve kur farkı olarak gösterdi. İşçilik maliyetlerinin (maaş ve sigorta) %420 oranında arttığını, buna karşılık kur artışının sadece %174'te kaldığını belirten Sağlam bu durumun ihracatçıların rekabet gücünü ortadan kaldırdığını ifade etti. İç piyasada faaliyet gösteren firmaların maliyet artışlarını ürün fiyatlarına yansıtabildiğini, ancak ihracatçıların dünya pazarlarında fiyat artırma şansının olmadığını dile getirdi.     Alternatif Pazarlar ve Yeni Rakipler   Türkiye'nin tekstil sektöründeki rakiplerinin arttığını ve maliyet avantajı sunan ülkelerin öne çıktığını belirten Sağlam, Portekiz, Romanya, Macaristan, Mısır, Fas, Tunus gibi ülkelerin yanı sıra özellikle Mısır ve Fas'ın düşük işçilik maliyetleriyle dikkat çektiğini söyledi. Mısır'ın Türkiye'nin dörtte bir maliyetine sahip olduğunu ve Amerika ile serbest ticaret anlaşması sayesinde vergi avantajı sunduğunu vurguladı. Türk firmalarının bu ülkelere yöneldiğini, ancak farklı coğrafyalarda iş yapmanın beraberinde getirdiği zorluklara da dikkat çekti.   Çin'in Avrupa Pazarındaki Etkisi   Ekrem Sağlam, Avrupa pazarında yaşanan talep düşüşünün ve Çin'in agresif e-ticaret stratejisinin de Türkiye'deki tekstil sektörünü olumsuz etkilediğini belirtti. Çin'in zararına ürün satarak Avrupa pazarını ele geçirmeye çalıştığını ve bu durumun Türk ihracatçılarını zor durumda bıraktığını ifade etti.   Acil Çözüm Önerileri: Kısa Çalışma Ödeneği ve Amerika Pazarı   Sağlam, sektörün içinde bulunduğu darboğazdan çıkabilmesi için acil önlemler alınması gerektiğini vurguladı. Özellikle kısa çalışma ödeneğinin yeniden devreye sokulması gerektiğinin altını vurgulayarak çizen Sağlam, ihracatçılara kur farkı ve SGK desteklerinin de artması gerektiğini sözlerine ekledi.     Ayrıca, Amerika Birleşik Devletleri pazarının Türkiye için büyük bir potansiyel taşıdığını ve bu pazara erişimin kolaylaştırılması gerektiğini söyledi. Amerika'nın yıllık 101.8 milyar dolarlık tekstil alımına karşılık Türkiye'nin sadece 1.2 milyar dolarlık ihracat yaptığını belirterek, ABD ile Türkiye arasında sektörel vergi oranlarının düşürülmesi ve ticaretin kolaylaştırılması gerektiğini ifade etti.     Mersin'deki Durum ve Tekstilkent Projesi   Kentte 15 bin kişiye istihdam sağlayan toplam 75 konfeksiyon fabrika sayısının 35’e düştüğünü şu an da ise 6 bin civarında çalışanın işsiz kalma riskiyle karşı karşıya olduğunu belirten Sağlam, bu insanların tekstil konfeksiyon alanında uzmanlaştığını ve başka bir işte çalışmakta zorlanacaklarını vurguladı.   Toroslar Belediyesi'nin gündeminde olan Tekstilkent projesini desteklediğini belirten Sağlam, bu projenin iç piyasaya çalışan birçok arkadaşın daha iyi şartlarda çalışmasını sağlayacağını söyledi. Ancak projenin güncel ihtiyaçlara göre, sürdürülebilirlik ve yeşil mutabakat ilkeleri doğrultusunda kurgulanması gerektiğini vurguladı.   Ekrem Sağlam, sektörün içinde bulunduğu bu zorlu süreçte merkezi hükümet başta olmak üzere tüm paydaşların elini taşın altına koyması gerektiğini ve acil önlemler alınmaması halinde daha büyük sorunlarla karşılaşılabileceğini yineledi.
Mersin Tekstil Konfeksiyon ve Sanayiciler Derneği Başkanı ve iş insanı Ekrem Sağlam, tekstil sektörünün son dönemde yaşadığı ciddi sıkıntıları ve olası sonuçlarını dile getirdi. Sağlam, özellikle son 2,5 yılda artan işçilik maliyetleri ve kur farkının sektörde büyük bir darboğaza yol açtığını belirterek, acil önlemler alınmaması halinde sosyal ve ekonomik patlamaların yaşanabileceği uyarısında bulundu.

Sektördeki Düşüş ve İstihdam Kaybı

 

Ekrem Sağlam'ın verdiği bilgilere göre, Türkiye'nin sosyoekonomik kalkınmasında önemli bir yere sahip olan tekstil sektörü, son yıllarda ciddi bir gerileme yaşıyor. 2022 yılında 21.2 milyar dolar olan ihracat, 2024'e gelindiğinde 17.9 milyar dolara düşerek 3.3 milyar dolarlık bir kayıp yaşandı. Bu düşüş, sektörün dış ticarette 19.6 milyar dolarlık artı değer üretmesine rağmen gerçekleşti.

 

İstihdam tarafında da durum iç açıcı değil. 2022'de 1.2 milyon kişi olan toplam istihdam sayısı, 316 bin kişilik bir iş kaybıyla 903 bine geriledi. Sağlam, bu kaybın Türkiye'deki sanayide çalışan iş gücünün dörtte birine denk geldiğini ve sektörde çalışanların %55'inin kadın olduğunu vurgulayarak, kadın istihdamı açısından tekstilin önemine dikkat çekti.

 

Maliyet Artışları ve Rekabet Gücü Kaybı

 

Sağlam, sektördeki bu gerilemenin temel nedenini son 2,5 yılda yaşanan maliyet artışları ve kur farkı olarak gösterdi. İşçilik maliyetlerinin (maaş ve sigorta) %420 oranında arttığını, buna karşılık kur artışının sadece %174'te kaldığını belirten Sağlam bu durumun ihracatçıların rekabet gücünü ortadan kaldırdığını ifade etti. İç piyasada faaliyet gösteren firmaların maliyet artışlarını ürün fiyatlarına yansıtabildiğini, ancak ihracatçıların dünya pazarlarında fiyat artırma şansının olmadığını dile getirdi.

 

 

Alternatif Pazarlar ve Yeni Rakipler

 

Türkiye'nin tekstil sektöründeki rakiplerinin arttığını ve maliyet avantajı sunan ülkelerin öne çıktığını belirten Sağlam, Portekiz, Romanya, Macaristan, Mısır, Fas, Tunus gibi ülkelerin yanı sıra özellikle Mısır ve Fas'ın düşük işçilik maliyetleriyle dikkat çektiğini söyledi. Mısır'ın Türkiye'nin dörtte bir maliyetine sahip olduğunu ve Amerika ile serbest ticaret anlaşması sayesinde vergi avantajı sunduğunu vurguladı. Türk firmalarının bu ülkelere yöneldiğini, ancak farklı coğrafyalarda iş yapmanın beraberinde getirdiği zorluklara da dikkat çekti.

 

Çin'in Avrupa Pazarındaki Etkisi

 

Ekrem Sağlam, Avrupa pazarında yaşanan talep düşüşünün ve Çin'in agresif e-ticaret stratejisinin de Türkiye'deki tekstil sektörünü olumsuz etkilediğini belirtti. Çin'in zararına ürün satarak Avrupa pazarını ele geçirmeye çalıştığını ve bu durumun Türk ihracatçılarını zor durumda bıraktığını ifade etti.

 

Acil Çözüm Önerileri: Kısa Çalışma Ödeneği ve Amerika Pazarı

 

Sağlam, sektörün içinde bulunduğu darboğazdan çıkabilmesi için acil önlemler alınması gerektiğini vurguladı. Özellikle kısa çalışma ödeneğinin yeniden devreye sokulması gerektiğinin altını vurgulayarak çizen Sağlam, ihracatçılara kur farkı ve SGK desteklerinin de artması gerektiğini sözlerine ekledi.

 

 

Ayrıca, Amerika Birleşik Devletleri pazarının Türkiye için büyük bir potansiyel taşıdığını ve bu pazara erişimin kolaylaştırılması gerektiğini söyledi. Amerika'nın yıllık 101.8 milyar dolarlık tekstil alımına karşılık Türkiye'nin sadece 1.2 milyar dolarlık ihracat yaptığını belirterek, ABD ile Türkiye arasında sektörel vergi oranlarının düşürülmesi ve ticaretin kolaylaştırılması gerektiğini ifade etti.

 

 

Mersin'deki Durum ve Tekstilkent Projesi

 

Kentte 15 bin kişiye istihdam sağlayan toplam 75 konfeksiyon fabrika sayısının 35’e düştüğünü şu an da ise 6 bin civarında çalışanın işsiz kalma riskiyle karşı karşıya olduğunu belirten Sağlam, bu insanların tekstil konfeksiyon alanında uzmanlaştığını ve başka bir işte çalışmakta zorlanacaklarını vurguladı.

 

Toroslar Belediyesi'nin gündeminde olan Tekstilkent projesini desteklediğini belirten Sağlam, bu projenin iç piyasaya çalışan birçok arkadaşın daha iyi şartlarda çalışmasını sağlayacağını söyledi. Ancak projenin güncel ihtiyaçlara göre, sürdürülebilirlik ve yeşil mutabakat ilkeleri doğrultusunda kurgulanması gerektiğini vurguladı.

 

Ekrem Sağlam, sektörün içinde bulunduğu bu zorlu süreçte merkezi hükümet başta olmak üzere tüm paydaşların elini taşın altına koyması gerektiğini ve acil önlemler alınmaması halinde daha büyük sorunlarla karşılaşılabileceğini yineledi.

Mersin HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve mersindesonhaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.