‘İCRA–İFLAS DOSYALARINDAKİ ARTIŞ EKONOMİNİN DENGELERİNİ ZORLUYOR; GECİKMEDEN YAPISAL ÖNLEM ALINMALI’

Mersin Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (MESİAD) Başkanı Adnan GÜNDOĞDU, yaptığı değerlendirmede icra–iflas dosyalarındaki artışın yalnızca bireysel borç ödeme güçlüğünden ibaret olmadığını, reel sektörü doğrudan etkileyen yapısal bir soruna dönüştüğünü ifade etti. Gündoğdu, yüksek enflasyon, krediye erişimde yaşanan daralma, işletmelerde bozulan nakit akışı, kira ve enerji maliyetlerindeki yükseliş ile hane halkının reel gelirlerindeki düşüşün tabloyu ağırlaştırdığını belirtti. Her gün 8.500’ün üzerinde yeni icra dosyası açılmasının, ekonomideki derin yapısal sorunların açık bir göstergesi olduğunu dile getiren MESİAD Başkanı, söz konusu artışın tedarik zincirinde aksamalara, işletmeler arası tahsilat dengesinin bozulmasına ve bankacılık sektöründe tahsili gecikmiş alacak riskinin büyümesine yol açtığını vurguladı. Gündoğdu, “Bu tablo yalnızca bugünün değil, önümüzdeki dönemin de riskli bir ekonomik yapıya evrilebileceğine işaret ediyor” dedi. Açıklamasında, hane halkının ağır borç yükü altında kırılganlığının arttığını, KOBİ’lerin ise finansmana erişimde yaşadığı sorunlar nedeniyle yatırım ve üretim kapasitesini korumakta zorlandığını belirten Gündoğdu, ekonomik kırılganlıkların giderilmesine yönelik hızlı ve koordineli bir eylem planının önemine dikkat çekti. Bu kapsamda KOBİ’lere yönelik acil finansman paketlerinin devreye alınması, kamu destekli kefalet mekanizmalarının güçlendirilmesi, tahsilat vadelerinin düzenlenmesi ve borç yükünü hafifletecek kapsamlı bir yapılandırma sürecinin hayata geçirilmesi gerektiğini ifade eden MESİAD Başkanı, esnek ve uzun vadeli ödeme planlarının hem ekonomik hem sosyal istikrar açısından zorunlu hâle geldiğini belirtti. Enflasyonla mücadelede kararlı para politikalarının uygulanması, üretim maliyetlerini düşürmeye dönük desteklerin genişletilmesi ve hukuki süreçlerde dijitalleşmenin hızlandırılmasının da öncelikli adımlar arasında olduğunu vurgulayan Gündoğdu, Türkiye’nin üretim gücüne dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: “İş dünyası olarak üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Yeter ki öngörülebilir, istikrarlı ve sürdürülebilir bir ekonomik çerçeve oluşturulsun. Sorun büyük olabilir ancak ülkemizin çözüm kapasitesi çok daha büyüktür.”