UZMAN UYARISI: KENE ISIRIKLARINA KARŞI BİLİNÇLİ MÜCADELE ÖNEM TAŞIYOR
UZMAN UYARISI: KENE ISIRIKLARINA KARŞI BİLİNÇLİ MÜCADELE ÖNEM TAŞIYOR
Son dönemde kamuoyunda endişeye neden olan kene vakalarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Mustafa Serhat Şahinoğlu, korunma yolları, kene ısırığında yapılması gerekenler ve Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hakkında önemli bilgiler paylaştı.
Son dönemde kamuoyunda endişeye neden olan kene vakalarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Mustafa Serhat Şahinoğlu, korunma yolları, kene ısırığında yapılması gerekenler ve Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hakkında önemli bilgiler paylaştı.
Kenelerin havaların ısınmasıyla birlikte özellikle Nisan ayından itibaren daha sık görüldüğünü belirten Dr. Şahinoğlu, çalılık alanlar, ormanlık bölgeler, meralar ve tarım arazilerinde kenelere rastlama riskinin arttığını ifade etti. Tarım ve hayvancılıkla uğraşanlar başta olmak üzere, çocuklar ve yaşlıların bu konuda daha dikkatli olması gerektiğini vurguladı.
Kene ısırığı durumunda paniğe kapılmadan bilinçli şekilde hareket edilmesi gerektiğini dile getiren Şahinoğlu, “Keneye çıplak elle dokunulmamalı, ince uçlu bir cımbız yardımıyla vücuda dik açıyla çıkarılmalıdır. Yanlış müdahale, enfeksiyon riskini artırabilir” uyarısında bulundu. Kenenin çıkarılamaması durumunda sağlık kuruluşlarına başvurulması gerektiğini belirten Şahinoğlu, çıkarıldıktan sonra da ilgili bölgenin sabunlu suyla temizlenmesi gerektiğini ifade etti.
Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi'nin ciddi bir enfeksiyon hastalığı olduğuna dikkat çeken Dr. Şahinoğlu, bulaşın ardından 1 ila 9 gün içerisinde yüksek ateş, halsizlik, kas-eklem ağrısı ve sindirim sistemi şikayetlerinin görülebileceğini, bu belirtilerle sağlık kuruluşuna başvurmanın önemli olduğunu kaydetti.
Kenelerin yalnızca ağız kısmıyla deriye tutunduğunu ve doğru yöntemle kolayca çıkarılabileceğini belirten Dr. Şahinoğlu, “ Kene çıkarıldıktan sonra belirti olmasa bile sağlık kontrolü ihmal edilmemeli” dedi. Hayvanların görünürde sağlıklı olmasının bulaş riskini ortadan kaldırmadığını, temas yoluyla enfeksiyonun taşınabileceğini de sözlerine ekledi.
Kenelerden korunmak amacıyla doğa gezilerinde uzun kollu ve paçalı giysiler giyilmesi, pantolon paçalarının çorap içine alınması, açık terlik yerine kapalı ayakkabı tercih edilmesi, ayrıca vücut ve kıyafetlerin eve dönüşte kontrol edilmesi önerildi. Dr. Şahinoğlu, kene kovucu spreylerin de dikkatli şekilde kullanılabileceğini, özellikle çocuklarda bu ürünlerin kullanımına dikkat edilmesi gerektiğini ifade etti.
Evcil hayvanların da kene taşıyıcısı olabileceğine değinen Dr. Şahinoğlu, düzenli kontrol ve ilaçlama önerisinde bulundu. Belediyeler ve ilgili kurumlar tarafından kamp ve piknik alanlarının ilaçlanmasının da kene yoğunluğunu azaltmada etkili olabileceğini belirtti.
Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi verilerine ilişkin açıklamasında ise Sağlık Bakanlığı'nın 2025 yılı Haziran ayı verilerine göre ülke genelinde kene yoğunluğunun geçen yıllarla benzer seviyede seyrettiğini, olağanüstü bir artış olmadığını kaydeden Şahinoğlu, Mersin’de ise şu ana kadar doğrulanmış bir pozitif KKKA vakası bulunmadığını açıkladı. Geçtiğimiz yıl klinik takip altına alınan bir hastanın da keneyle temasının Doğu Anadolu Bölgesi’nde gerçekleştiğini, tedavisinin ardından sağlığına kavuştuğunu ifade etti. 2025 yılı içerisinde yalnızca bir şüpheli vaka bildirildiğini, ancak test sonucunun negatif çıktığını da paylaştı.
Kenelerin zıplama veya uçma özelliklerinin bulunmadığını, yürüyerek insan veya hayvanlara tutunarak kan emdiklerini belirten Dr. Şahinoğlu, özellikle Hyalomma cinsi kenelerin KKKA virüsünü taşıdığını, ayrıca son yıllarda ülkemizde Haemaphysalis longicornis adlı istilacı türün de görülmeye başlandığını sözlerine ekledi.
Mersin HABERİ
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.